Çin endişesi ile piyasalarda sert hareketlilik Son dönemde, küresel finans piyasalarında büyük hareketlilik gözlemleniyor. Çin Merkez Bankası’nın Yuan üzerindeki müdahalesi ve ABD Merkez Bankası (FED) yetkililerinin açıklamaları, yatırımcıların dikkatini çekmiş durumda. Bu yazıda, Çin’in döviz politikalarının etkilerini, dolar ve TL üzerindeki gelişmeleri detaylı bir şekilde ele alacağız.

Çin Merkez Bankası’nın Yuan Müdahalesi ve Piyasa Tepkileri

Çin Merkez Bankası, Yuan’ın Dolar karşısındaki değerindeki dalgalanmaları kontrol altına almak amacıyla çeşitli müdahalelerde bulunuyor. Son açıklamalarda, Çin hükümeti Yuan’ın sadece Dolar karşısındaki hareketliliği yerine, daha geniş bir sepet bazında değerlendirmenin önemini vurguladı. Bu strateji, Yuan’ın uluslararası piyasalar üzerindeki etkilerini daha kapsamlı bir şekilde yansıtmayı amaçlıyor.

Çin Ticaret ve Gider Dengesi Verilerinin Önemi

Bu hafta açıklanacak olan Çin’in ticaret verileri ve gider dengesi, piyasalarda daha da büyük bir önem taşıyor. Ticaret rakamları, Çin ekonomisinin sağlığı hakkında önemli ipuçları sunarken, gider dengesi ise ülkenin bütçe dengesinin bir göstergesi olarak dikkat çekiyor. Bu veriler, hem Çin ekonomisinin durumu hem de küresel piyasalardaki trendler üzerinde etkili olabilir.

Dolar İşlemlerinde FOMC Üyelerinin Etkisi

Çin’in Yuan’a müdahalesi sonrasında, dolar yatırımcıları bu hafta açıklanacak olan FOMC (Federal Açık Pazar Komitesi) üyelerinin konuşmalarına Çin Endişesi ile Piyasalarda Sert Hareketlilik odaklanmış durumda. Bu hafta toplamda 7 FED Başkanı’nın konuşması bekleniyor. Bunlardan 3’ü, FOMC’de oy hakkına sahip olan Rosengren, Bullard ve Dudley.

• Rosengren ve Dudley: Faiz artırımı konusunda temkinli görüşlere sahip olmaları bekleniyor. Yatırımcılar, bu iki yetkilinin konuşmalarında daha gevşek para politikaları çağrısında bulunup bulunmayacaklarını yakından takip edecek.
• Bullard: Daha sıkı para politikaları yanlısı olarak biliniyor. Bu nedenle, Bullard’ın açıklamaları piyasalarda volatiliteyi artırabilir.

Ayrıca, ABD’de 4. çeyrek şirket karlarının 3. çeyreğe göre %5 oranında daha düşük olması bekleniyor. Bu durum, ABD borsaları üzerinde baskı oluşturmaya devam ediyor ve piyasalardaki belirsizliği artırıyor.

İç Piyasada Doların Ateşi Düşmüyor

Türkiye’de gelişmekte olan para birimleri arasında dikkat çeken TL, son günlerde olumlu bir performans sergiliyor. Özellikle, 2016-2018 dönemini kapsayan Orta Vadeli Plan (OVP) çerçevesinde 2016 yılına ilişkin büyüme beklentisinin %4’ten %4.5’e yükseltilmesi, piyasalarda kısmi bir iyimserlik yaratmış durumda. Bu durum, TL’nin uluslararası piyasalarda pozitif bir ayrışma göstermesine neden oluyor.

Petrol Fiyatlarının Etkisi

Petrol fiyatlarındaki düşüş, Türkiye’nin cari açığı üzerinde doğrudan bir etki yapıyor. Yılbaşından bu yana %20 oranında değer kaybeden petrol fiyatları, içinde bulunduğumuz hafta başından itibaren ise %7 civarında düşüş gösterdi. Bu durum, TL’nin değer kazançlarına katkı sağlıyor.

Dolar/TL Paritesindeki Teknik Görünüm

Teknik olarak değerlendirdiğimizde, dolar/TL paritesinde 3.0440 seviyesinde satış baskısının arttığı görülüyor. Küresel düzeyde gelişen ülke para birimlerinin satışa geçmesi durumunda, dolar/TL paritesinin 3.0450 seviyesini test etmesi beklenebilir. Bu seviyenin üzerinde gerçekleşen fiyatlamalar, bir önceki tepe noktası olan 3.0753 seviyesine doğru bir yükselişi işaret edebilir.

Piyasalarda Dikkat Edilmesi Gereken Faktörler

Küresel piyasalarda, Çin’in Yuan üzerindeki müdahalesi, FED yetkililerinin açıklamaları ve petrol fiyatlarındaki hareketlilik, yatırımcılar için önemli dinamikler sunuyor. Bu faktörler, dolar ve TL’nin değerindeki değişiklikleri doğrudan etkileyebilir. Yatırımcıların, bu gelişmeleri yakından takip ederek, stratejilerini buna göre şekillendirmeleri önemlidir. Piyasalarda oluşan volatiliteyi anlamak ve buna uygun hareket etmek, başarılı bir yatırım stratejisinin anahtarıdır.