Küresel piyasaların gündemi: ABD tarım dışı istihdam verisi küresel finans piyasaları, son dönemde karmaşık bir görünüme sahip olmasına rağmen genel olarak olumlu bir eğilim gösterdi. Özellikle hisse senedi piyasalarında, büyük şirketlerin performansındaki dalgalanmalar piyasalara yön veren en önemli faktörlerden biri oldu. Bu süreçte, Nasdaq Composite ve S&P 500 gibi büyük endeksler yükselirken, birkaç büyük şirketin yaşadığı düşüşler, yatırımcıların risk algısını artırarak piyasalarda karışıklığa yol açtı. Piyasalarda yaşanan bu karışıklığa rağmen, genel tablo büyüme eğiliminde devam etti.
Hisse Senedi Piyasalarında Karışık Performans
Piyasalarda genel olarak olumlu bir hava hakim olsa da, büyük şirketlerdeki düşüşler endekslerin performansını karmaşık bir hale getirdi. Özellikle Nasdaq Composite endeksi, günün büyük bölümünde değişmeyen bir seyir izledi. Ancak günün sonunda, %0,2 oranında bir artış göstererek kapanış yaptı. S&P 500 endeksi ise %0,4 artış kaydederken, Dow Jones Industrial Average endeksi de %0,7 oranında yükseldi. Ancak, hisse senedi piyasalarında bazı büyük şirketlerde görülen sert düşüşler, yatırımcıların dikkatini bu hisselere çevirdi.
Alphabet, 2025 yılı için 75 milyar dolarlık yatırım planı açıklamasına rağmen, kazanç sonuçlarının beklentilerin gerisinde kalmasının ardından sert bir düşüş yaşadı. Şirketin hisseleri, 31 Ocak’ta 204 doları aşarak tüm zamanların en yüksek seviyesini görmüşken, bu açıklamanın ardından keskin bir değer kaybı yaşandı. Alphabet’in beklenenden daha düşük kazanç raporu, yatırımcılar için büyük bir hayal kırıklığına yol açtı.
Apple da benzer şekilde, Çin’in App Store ücretleri ve politikalarına ilişkin başlatmayı düşündüğü soruşturma haberlerinin ardından %1,9’a varan bir düşüş yaşadı. Ancak Apple hisseleri, en düşük seviyelerinden toparlanarak biraz daha iyileşti.
Walt Disney ise, Disney+ abonelerinde yaşanan düşüş nedeniyle %2,4 değer kaybetti. Disney+, dijital medya alanındaki zorluklarla karşılaşırken, bu durum yatırımcılar tarafından olumsuz şekilde karşılandı. Ancak tüm bu zorluklara rağmen, NYSE ve Nasdaq’ta artan hisselerin sayısı, azalanlara oranla neredeyse 2’ye 1 oldu. Bu da piyasa genişliğinin genel olarak olumlu bir tablo sergilediğini gösteriyor.
S&P 500 endeksinde eşit ağırlıklı olarak yapılan değerlendirmelerde, %0,5 oranında bir artış gözlemlenirken, 11 sektörden sekizinde yükseliş yaşandı. Bu, piyasanın genel olarak güçlü bir performans gösterdiğine işaret etti.
Hazine Piyasalarında Faiz Düşüşü ve Büyüme Endişeleri
Hisse senetlerinin yukarı yönlü eğilimine katkı sağlayan bir diğer faktör, piyasa faizlerindeki düşüş oldu. 10 yıllık hazine bonosu faizi, 9 baz puan gerileyerek %4,42 seviyesine düştü. 2 yıllık faiz ise 4 baz puan düşerek %4,18’e geriledi. Bu düşüş, yatırımcıların güvenli liman olarak kabul edilen tahvillerin değerini artırmasına yol açtı.
Hazine piyasasında yaşanan bu yükseliş, Çin, Avrupa ve ABD’den gelen ekonomik verilerin beklentilerin altında kalmasının ardından ortaya çıktı. Ocak ayı Hizmet PMI verilerinin beklentilerin altında kalması, büyüme endişelerini artırarak tahvil alımlarını tetikledi. Bunun yanı sıra, ABD Hazinesi’nin 10, 20 ve 30 yıllık tahvil ihalelerinin büyüklüğünü üçer milyar dolar artıracağı haberi, tahvil piyasasında yaşanan yükselişi engelleyemedi.
Hazine piyasasında yapılan alımlar, sadece ekonomik verilerden değil, aynı zamanda jeopolitik belirsizliklerden de etkilenmişti. Eski Başkan Donald Trump’ın İsrail Başbakanı Netanyahu ile yaptığı basın toplantısında, ABD’nin Gazze Şeridi’ni ele geçireceği yönündeki sürpriz açıklamaları, piyasalarda belirsizlik yaratmıştı. Bu açıklamalar, Hazine tahvillerine olan talebi artıran bir başka faktör oldu. Ancak, ekonomik verilerin emtia fiyatlarına yansıyan jeopolitik endişelerden daha güçlü bir etki yarattığı söylenebilir.
Petrol Fiyatları: Orta Doğu’daki Çatışmalar ve Arz Kesintisi Endişeleri
Petrol fiyatları, Orta Doğu’daki artan çatışmalar ve arz kesintileri endişeleriyle yükselmeye devam etti. Ancak, WTI ham petrol vadeli işlemleri, 50 günlük hareketli ortalamasının altına inerek 71,11 $/varil ile yılın en düşük seviyesini gördü. Bu durum, piyasaların arz kesintilerinin daha büyük bir etkisi olup olmayacağı konusunda kararsız kalmalarına yol açtı.
Arz kesintileri ve jeopolitik belirsizlikler, petrol fiyatları üzerinde yukarı yönlü baskı oluşturmaya devam ederken, piyasa oyuncuları, önümüzdeki dönemde petrol fiyatlarının daha da artıp artmayacağı konusunda net bir tahminde bulunmakta zorlanıyorlar. Küresel ekonomik büyüme endişeleri ve Orta Doğu’daki gelişmeler, petrol fiyatlarının dalgalanmasına neden olan başlıca faktörlerden biri oldu.
Ekonomik Veriler ve Büyüme Beklentileri
Ekonomik veriler, küresel piyasalar için belirleyici bir rol oynadı. Aralık ayı Ticaret Dengesi Raporu, ABD’nin ticaret açığının Kasım ayındaki 78,9 milyar dolarlık seviyeden 98,4 milyar dolara yükseldiğini ortaya koydu. İhracat 7,1 milyar dolar artarken, ithalat ise 12,4 milyar dolar arttı. Bu artış, olası gümrük Küresel Piyasaların Gündemi: ABD Tarım Dışı İstihdam Verisi vergisi önlemlerine karşı bir önlem olarak yorumlanabilir. Özellikle ithalattaki büyük artış, tedarik zincirindeki sorunların ve küresel ticaretin etkisiyle şekillenmiş olabilir.
Ocak ayına ait S&P Global ABD Hizmetler PMI verisi ise 52,9 olarak açıklandı. Bu değer, önceki dönemin 52,8’lik seviyesinden hafif bir artışı işaret ediyor. Ancak, ISM Hizmetler PMI verisi, Aralık ayında %54,0’dan %52,8’e gerileyerek, hizmet sektöründeki genişlemenin devam ettiğini ancak hızının yavaşladığını gösterdi. Bu durum, ilk çeyrek için büyüme tahminlerini zayıflatabilir. Hizmet sektörü genişlemeye devam etse de, hızındaki yavaşlama, ekonomik büyüme beklentileri üzerinde bir baskı oluşturuyor.
Küresel Piyasalar ve ABD Tarım Dışı İstihdam Verisi
Küresel piyasalar, genellikle olumlu bir eğilim sergilerken, büyük şirketlerdeki olumsuz sonuçlar ve ekonomik verilerin karışık yapısı, yatırımcıların risk algısını etkiledi. Piyasalarda yaşanan bu belirsizlik ortamında, ABD’nin Tarım Dışı İstihdam verisi ve diğer önemli ekonomik veriler, piyasaların yönü üzerinde belirleyici bir rol oynayacak. Küresel büyüme beklentilerindeki belirsizlikler ve faiz oranlarındaki değişimler, piyasa hareketliliğini artırmaya devam edeceğe benziyor.
Yorum yaz